8 KASIM KARABÜK’ÜN YENİDEN KURULUŞU

Size biraz ilginç gelebilir ama…

Bana göre…

Karabük 2 kez kuruldu…

Birincisi…

3 Nisan 1937 Demir Çelik Fabrikasının temellerinin atılması

İkincisi…

8 Kasım 1994 Demir Çelik Fabrikasının kapatılmasının

Karabük halkı tarafından engellenmesi…

Yani diriliş ….

***.

Şöyle bir hatırlamaya çalışırsak…

5 Nisan 1994…

Karabük Demir Çelik Fabrikasının kapatılması sürecinin başlaması

Karabük’te her kesimden halkın bu karara tepki göstermesi

8 Kasım 1994’de…

Karabük’te 4 saate yakın hayatın durması…

Sivil itaatsizlik….

Zonguldak Valisi’nin kente sokulmaması…

Ve heyecan verici gelişmelerin kentte yaşanmaya başlaması…

8 Kasım direnişi olmasaydı…

Demir Çelik Fabrikası 50-60 milyon dolara hurdacılara satılmış olacaktı.

Düşünün bir kere…

Şimdiki KARDEMİR AŞ’nin üretimdeki başarılarına bakınca..

İnsanın nereden nereye diyesi geliyor.

***

Karabük bugünlerde geçmişte yaşadıklarını unutmuş görünüyor.

Çünkü…

8 Kasım günü    

Karabük için çok önemli bir gün…

O’nu, o günü yaşayanlar bilir.

Çok değerli gazeteci arkadaşımız Nimet Özgün’ün dediği gibi Karabük’te “Zafer Bayramı “ coşkusunda kutlanması gerekir.

Öyle ki…

7’den 70’e halkın gösterdiği tepki…

Karabük’te birlik ve dayanışma günü olarak tarihe geçmiştir.

Böyle bir ortak hafızanın bir iki yazı ile geçiştirilmesi…

Hiç hoş bir durum değil…

Karabük kendi yazdığı tarihe sahip çıkmamış olur.

Evet…

Gerçekten öyle…

Bizim bugünlerde kentte en çok tartıştığımız husus ne?

Karabüklülük bilinci…

Karabük’ün sahipsizliği…

Sorunlarını çözmedeki yetersizliği…

Demek ki 8 Kasım ruhu unutulmuş.

Gelecek için…

Gelenek oluşturamamış…

Birlik, beraberlik ve dayanışma ruhu unutulmuş.

Şimdi bir kere daha düşünelim.

8 Kasım…

Ne mesajı veriyor?

Durun ben söyleyeyim..!

Bu kentte bir şeyler yapmak istiyorsanız…

Önce birlik, beraberlik ve dayanışma içinde olun.

Çünkü kentin sahibi,  Karabük halkının kendisidir.

Güzel ve iyi işler başarmak istiyorsak…

Halkın isteklerine kulak vermeniz gerek.

Her şeyi ben biliyorum edasıyla hareket ederseniz…

Kentin gelişimine en büyük darbeyi vurmuş olursunuz.

Yani….

Karabük’ü yeniden karartmış olursunuz.

Anlaşıldı mı?