Köşe Yazıları

Karabük Gerçek Haber’den İsmail Özcan müthiş bir haber yapmış. Kendisini buradan tebrik ederim. Neden mi? Bu haber ….. Karabük’e sahip çıkma konusunda hepimizi uyarıcı nitelik taşıyor.! *** Bilindiği üzere… Karabük’te Yenişehir semtimiz çok özel bir mekandır. Usta, duayen gazeteci ağabeyimiz...

İnsan için mekanların önemi yadsınamaz… Mekan ferahlık demektir… Bu açıdan bakıldığında Karabük… Mekansal boyutta özgürlüğünü yitirmiş görünüyor. Yerleşim alanının darlığı yanında… Çoğalan taşıt sayısı ve nüfus artışı ister istemez ferahlığı engelliyor Karabük tava içine oturmuş kent. Vadinin tabanına kurulmuş… Üç...

Karabük şimdilerde fiziki mekanda kabuk değiştirme telaşı içinde olan bir şehir görünümündedir. Bugün Karabük için kimlik noktasında bir takım düzenlemeler yapılan çehresi dolayısıyla… Farklı anlatımlara konu olmaktadır. Dünkü yazımda da, kimlik noktasında bunları bir bir değerlendirmiştim. *** Karabük ilçe durumunda...

Karabük’ün kimliği,1995’ten sonra Demir Çelik Fabrikasının A.Ş olması ile birlikte hızlı bir biçimde değişikliğe uğradı… Bir kere Kardemir olunca… Fabrikada çalışan işçi sayısı azaldı. Nerede o çok sayıda işçi taşıyan vardiya otobüsleri… Artık işçi kenti söylemi ile övünmek beyhude bir...

Karabük “Sümerkent” olarak kuruldu. İş ve aş kenti olarak Türkiye’de tanındı. Yurdun birçok yerinden ev, bark sahibi olmak için insanlar buraya göç ettiler. Sonra göç durdu. Nüfusu bir zamanlar % 300 artan Karabük… Nihayet artış oranında % eksilere geriledi. Ve…...

Günümüzde bir ürünü değerli kılan nedir.? Markasıdır. Marka olmayı yakalayamamış ürünler, küresel rekabet ortamında alıcı bulamazlar. Kendi içlerinde yerel bir pazar oluşturmaktan öteye atılım yapamazlar. Yerel de tutunmaya çalışsalar da, alıcıları yüz çevirmeye başladıklarında kepenk kapatmaktan kurtulamazlar. *** Şimdiye kadar...

Sahiden… Karabük’ün derdi ne? Şaşalı günlere geri dönmek mi? O’nu bir kalemde geç. *** Temiz havaya mı kavuşmak mı ? Düşünü bile kurma… *** Hastanelerdeki izdihamı mı azaltmak mı? Hiç düşünme? *** Trafik sorununu çözmek mi? O’nu bütünüyle unut. ***...

Her akşam haberlerde, televizyonlardan izlediğimiz…  Nefret ve öfke görüntülerinin açıklaması ne olabilir? Elbette… Bunun birçok nedeni vardır.. Bana göre… Esas nedenlerden biri şudur: Kentlerde yoğunluk kazanan nüfus ve yapı değişikliğini izleyecek bir mekanizmanın olmaması… Sosyolojik ve psikolojik müşahade yetersizliğidir. ***...

Karabük; gelecek için bir takım konularda kendini aşmak zorundadır. Bu hayati bir zorunluluktur. Sahipsiz kent görüntüsünden kurtulmak için ileri bir adım atmak durumundadır. Başka çaresi de kalmamıştır. Çünkü ortada tarihi bir gereklilik var. Karabük… Ağır sanayi ve endüstrinin başkentidir. Türkiye’de...

Bazı kentler/şehirler vardır… Tarihin imbiğinden gelen/akan uzun bir süreç onları bugünlere taşımıştır. İstanbul ve İzmir, Ankara, Kayseri, Bursa, Konya gibi Anadolu’da birçok şehirde bu tarihsel derinliği görmeniz olanaklıdır. Bu saydığımız şehirler birer hafıza deposudur. Bizlere anlatacak çok olayları … Ve…...

İstenirse düzelir… Önemli olan istemek. Şimdi… Karabük’te…. Yollar ve şehir açısından bizi üzen…  Her gün yakınmalara konu olan şu trafik sorunu… *** Bitmek bilmeyen kazalar. Kural tanımaz sürücülerin sebebiyet verdiği mağduriyetler. Maddi ve manevi kayıplar. Trafik kazalarına yol açan, mühendislik...

Geçen gün İlke TV’de bir yayına gözüm takıldı. Programın adı “Çöpten Kütüphane “ idi. Başlığı çok ilginçti… “Çöpten Kütüphane”.. *** Ankara Çankaya Belediyesinde çalışan temizlik işçileri…  Müdürlerinin de teşvikiyle… Çöpe atılan kitapları bir yerde toplamaya başlamışlar. Kitapların çoğalması üzerine…. Şantiye...

Sabah kalktığımda evi duman kokusu sarmıştı. Bu durum Karabük’te orman yangınlarının hektar olarak ne kadar büyük bir alana yayıldığının kanıtıydı…. Bu arada, Karabük Gerçek Haber sitemizde İsmail Özcan’ın bir haberi gözüme ilişti. Merkeze bağlı Kahyalar Köyü, Kabaoğlu Mahallesinde çıkan yangının...

İçinde yaşadığınız ortamda, kentin hafızasını korumak bunu gelecek kuşaklara aktarmakla ilgili bir çalışma yapmak geldi mi? Tarihçi olmam dolayısıyla bugüne kadar elimdeki belgeleri yazıya dökerek kent hafızasının korunmasına yardımcı olmaya çalıştım. Olmaya da devam edeceğim… Aynı zamanda… Bir o kadar...

Kim ne derse desin.! Şu günlerde… Kentin gerçeklerini gözden geçirerek var olan potansiyeli harekete geçirecek dinamik unsurlara ihtiyaç var. Bunun yanında… Kentte sorumluluk sahibi kuruluşların bir araya gelerek ,gelecek için bir değerlendirme yapmaları çok önemli… Her şeyi devletten beklemek çok...

Kentimizin geleceğini hep birlikte düşünelim. Çünkü… Günübirlik yaşam, şimdilerde çok gerilerde kaldı. Devir artık geleceği görebilme ve ona göre vizyon belirleme devri… Cumhuriyet kenti Karabük deriz. Bundan da büyük bir övünç duyarız… Hatta… Mangalda kül bırakmayız…! Ancak iş yapmaya gelince...

30 Ağustos 1922… Emir: ”Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri” 9 Eylül 1922:İzmir’in Yunan birliklerinin elinden kurtarılması… 18 Eylül 1922:Batı Anadolu’nun düşman işgalinden bütünüyle temizlenmesi. Siyasal sonuç:11 Ekim 1922 Mudanya Ateşkes Anlaşmasının imzalanması. Kurtuluş Savaşının fiilen sona ermesi. Diplomatik sürecin başlaması....

Karabük… Büyük bir arayış içinde… Neyi mi arıyor? Kaybettiği yıllarını tabi… *** Bulabilecek mi?… Bir umut var mı?… Kent olarak… Halk olarak… Kendimizi bu noktada… Sorgulamamız gerekmez mi? *** Ne demişler… Arayan Mevla’sını bulmuş… Aramayan düz yolda şaşmış…! Bu söz...

Mazinin zenginliği karşısında,… Günümüzde kendini başka alanlarda / sektörlerde yenilemek mecburiyetinde olan bir kentle karşıya kaldığınızda, onunla neleri konuşmayı cesaret edebilirsiniz? *** İşte bütün sorun bu… Kendi dinamiklerini kullanmakta zorlanan bu kentte, kafa kurcalayan birçok nokta var.! Bunlardan birisi ve...

Türkiye’de kaç kentin toponimik / yer adının olarak Türkçe olduğunu  düşündünüz mü? Araştırdığınızda karşınıza nasıl bir sonuç ortaya çıktı? İşte şehir adları… Karabük, Denizli, Kırıkkale, Ordu… Bizim adlandırdığımız şehir adları… Tekirdağ’ın ismi ise Tekfurdağ’dan bozmadır. Şimdi…. Bu durum Karabük’ü ayrıcalıklı...

Bu kentte eksik olan ne.? Herkes bu soruya… Değişik yanıtlar verilebilir.! Belki bunlar bizi tatmin etmeyebilir? Ama Bu soruyu… Bana sorarsanız… Hemen söyleyeyim: Samimi olmamak. Sorumluluktan kaçmak. Günü kurtarmak. Şahsi düşünmek…. Çokça didişmek.. Gereksiz gündemlerle kafa karıştırmak. Ortak aklı kullanmamak....

Öyle bir zaman diliminde yaşıyoruz ki , olup bitenleri bir türlü  anlamak mümkün olmuyor. Neden acaba? Bir kere bu sorunun yanıtını  şehirleri  anlamaya çalışarak vermeye çalışmalıyız.! Yani… Bir kere… Şehirler eskisi gibi değil…. Mekanları üzerindeki yükü çekemiyor. Her taraf beton...

Karabük…. Gelişen süreç içinde kendine has bir  model oluşturamadan, değişime uğrayan bir kent olarak çekingeli bir biçimde  var olmaya çalışmaktadır.! Yani… Söylemek gerekirse…  Şehirleşme süreci bu mekanda akamete uğramıştır. Sanayileşmeye rağmen saf haliyle işçi kenti diyebileceğimiz sosyolojik yapı ortaya çıkmamıştır....

Kentlerde yaşamak bir adap ve görgü işidir. O’nun da kendine göre kültürü ve kuralları vardır. Her kent, kültürünü geçmişinden aldığı güçle oluşturmaya çalışır. Bunun oluşumunda doğal olarak bizlerin rolü doğrudan etkiyici ve belirleyicidir. Kent kültürü kendini; gezme, yemek yeme, kişilerin...

Karabük’te düş görmek… Düşlerimiz olmasaydı yaşam ne kadar yavanlaşırdı değil mi? Karabük’te düşsel yaşama kaynak oluşturabilecek gelişmeler neler olabilir? Vallahi kim ne derse desin ….  Karabük düşsel yaşam için önemli bir şehir hüviyetinde…  Düşsüz bir yaşam… Karabük’te birçok idealin yitirilmesi...

Medeniyet dediğiniz şey nedir? İnsanların barbarlığa açtığı savaş sonrası… Her türlü elde ettiği kazanımlardır. Medeniyet tarihi bu kazanımların güzel örnekleriyle doludur. Yani… Başka bir anlatımla.… İnsanlığın… Barbarlığı yok edecek, değer üretecek uğraş içinde olmasıdır. Ülkemizde…. Bu uğraş 1980 yılından sonra…....

Günler çok çabuk geçiyor. Zaman bize rağmen süre almaya devam ediyor. Bu arada… Yaşanan gelişmelerden bazısı tarih oluyor bazısı da ise hiç hatırlanmak bile istemiyor. İnsan yaşamında geçen günlerin çok önemli olduğunu idrak etmek gerek. Şimdi… Geriye baktığınızda… Yapmayı düşünüp...

Bölgenin Sesi Gazetesinde  ’HER TEL’ den köşesinde, duayen gazeteci Sayın Ahmet Gölbek, 31 Mart 2009 seçim sonuçlarını irdelediği yazısında… Şu soruya yanıt arıyor: “Karabük’te sol bitti mi /bitirildi mi?” *** Öncelikle şunu belirtelim ki …. Karabük’te sol hiçbir zaman olmadı…...

Karabük’te Demir Çelik Fabrikasında çalışmış, komünist bir teşkilat kuracak kadar ileri gitmiş, kendini sosyalizme adamış kişi  deyince …. İster istemez…. Aklınıza…  Usta şair Nazım Hikmet geliyor değil mi? Hatta Karabük Demir Çelik Fabrikaları’nın kuruluşunun 81.yılının kutlamaları sırasında konuşan, şu an...

Vahim bir durum…! Bu kentte bilimsel tartışma yapmak çok güç bir iş… Bir kere… Entelektüel çevre yoksunluğu yaşanıyor. Bu durum meselelerin çözümünde fikri yetersizliğe neden oluyor. Ortada birilerinin doğru diye sunduğu açıklamalar var ama… Bunların bir çoğu tartışma götürür….! Böyle...