ÇÖPTEN KÜTÜPHANE OLUR MU?

Geçen gün İlke TV’de bir yayına gözüm takıldı.

Programın adı “Çöpten Kütüphane “ idi.

Başlığı çok ilginçti…

“Çöpten Kütüphane”..

***

Ankara Çankaya Belediyesinde çalışan temizlik işçileri…

 Müdürlerinin de teşvikiyle…

Çöpe atılan kitapları bir yerde toplamaya başlamışlar.

Kitapların çoğalması üzerine….

Şantiye alanında terkedilmiş durumda bulunan tuğla fabrikasını…

Restore ederek kütüphaneye çevirmişler.

Topladıkları kitapları 

Buldukları raflara yerleştirmişler.

***

Kütüphaneden önce kendileri yararlanmaya başlamışlar.

Dinlenme vakitlerinde ….

Cep telefonuna bakmak yerine kitap okumaya başlamışlar.

Okuma süreçlerini bir gelenek haline getirmişler.

Yani….

Kitap okumadıkları gün…

Kendilerinde o derece…

Bir eksiklik hissediyorlar.

***

Kütüphane de kitaplar çoğalmaya başlayınca…

Kapısını halka açmışlar.

Çöpten kütüphane çevrede ünlenince…

Daha sonra kendilerine kitap bağışları da yapılmaya başlanmış.

Kitap sayısı 10 binleri bulmaya başlayınca…

Temizlik işçileri yeni düşünceler üretemeye başlamışlar.

“Kitapsız köy okulu kalmasın kampanyasını “ eyleme geçirmişler.

Köy, köy dolaşarak okul kitaplıklarını zenginleştirmişler.

***

Ankara Çankaya Belediyesi temizlik işçilerinin başarısı, bu işe destek veren müdürleri ile yaptıkları iş, bizim gibi kitaplara, okumaya ve yazara değer vermeyen ülkemizin her yeri için bir örnek olmalı.!

***

George Orwel’in 1984’nü okuyan temizlik işçisinin yaptığı bir açıklama var ki beni gerçekten hayrete düşürdü.

Diyor ki….

Orwel’in 1984’nü okumayan bir kişi, dünyanın durumunu ve gidişatını anlayamaz.

Mutlaka bu kitabı herkes okumalı…

***

Kitabı okuma önerisi…

Tavsiyesi ne kadar önemli değil mi?

***

Çankaya Belediyesi’nin temizlik işçileri çöpten kütüphane sayesinde…

 “Aydın kimliği”  kazanmak üzere…

Evet….

Aydın olmak için bilgi birikimine,

Okumaya; analiz ve sentez yapmaya ihtiyaç var.

Bunun ilk de okuduğumuz, okuyacağımız kitaplardır.

 Duayen yazarımız, rahmetli Uğur Mumcu’nun dediği gibi…

“Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak mümkün değildir.”

Böyle düşünmeyenler varsa…

Onlar ancak “aydınlanmanın” karşıtları olabilir.!