Şimdi…
Birdenbire…
Böyle bir başlıkla neden bu mevzuya neden girdik.?
Başka bir anlatımla…
Karabüklü olmanın “gerçek” ya da “ sahte” olanı olur mu?
İlk bakışta…
Çok anlamsız bir soru gibi geliyor bize…
Ancak daha önceden Karabük’te yaşamış, şu anda başka yerlere yerleşmiş olan kişilerin sosyal medya paylaşımları dikkate alındığında….
“Gerçek Karabüklüler kimdir” sorusunun derinlik kazandığını görürsünüz
İsterseniz…
Sosyolojik ve kültürel açıdan bu konuyu bir irdeleyelim.
Şöyle ki ;
Karabük’ün kuruluş ve gelişmesine tanıklık edenler.
İş ve aş uğruna doğdukları yerden Karabük’e göç edenler.
1940-1970 arasında Karabük’te yaşayanlar.
Karabük’e aidiyet duygusu ile bağlı olanlar
Karabük’ün hafızasında aktör olanlar.
Bizim şu anda tanınmaz hale getirdiğimiz kentteki gelişmeleri yakından izleyenler ve her olumsuzluğa tepki gösterenler.
Sosyal medyada grup oluşturup her anılarını fotoğraflarla paylaşanlar.
Doğdukları şehirleri nüfus kağıtlarında bırakıp kimliklerini kazandıkları Karabük’ü bir türlü unutamayanlar.
***
Evet…
Şimdi ….
Biraz duralım ve onların isteklerine bir göz atalım ….
-Kentte kendilerine kimlik kazandıran, onlar için anıtsal değere sahip mekanlara sahip çıkmak.
-Bu mekanların restore edilerek tahrip olunmasının önüne geçmek.
Ortak belleğin ve kimliğin sürekliliğini sağlamak…
Bu açıdan bakıldığında…
Yenişehir….
Gerçek Karabüklüler açısından çok önemli bir yerleşke konumunda…
Çünkü Karabük’ün erken Cumhuriyet dönemini anlatan en önemli tarihsel mekan.
Tarihselliğe şahitlik yapan önemli yapılar sırasıyla; Yenişehir Sineması, Mühendisler Kulübü, Havuzlu Bahçe, eski Vatan Hastanesinin bulunduğu yapılar topluluğu…
Metruk vaziyette eski Vatan Hastanesinin bulunduğu alan aslında bir üçlemedir; ilk Sinema, ilk hastane ve ilk ilkokul olarak hizmet vermiştir.
Karabük’ün sosyal hayatını anlatan yapılara Sosyal Bina, Memurlar ve son olarak 1967’de hizmete giren İşçi Lokali’ni de eklemek gerekir.
1957 yılında maç oynanmaya başlayan Yenişehir Stadyumu ise dönemin çok önemli spor tesisidir. İstanbul’da futbol sahaları toprakla kaplı iken bu stadyumun zemini yeşil çimlerle kaplıdır.
Eski Karabüklüler için önemli olan bu donatıların hepsi ortak belleğin oluştuğu alanlardır.
Onlar bu mekanlarda yaşanmış anılarla gençleşiyorlar.
Adeta yeniden doğmuş gibi oluyorlar.
Haklı olarak da bu yapıların şu anda ki yıkılmaya terk edilmiş onarımsız durumları, bazıları restore edilmiş olsa bile….
İster istemez onların üzülmelerine ve sosyal medyada konu ile ilgili sürekli paylaşım yapmalarına neden oluyor….
İşte gerçek Karabüklü olmanın sorumluluğu bu olsa gerek.!