KARABÜK’ÜN SİYASİ GÖRÜŞÜ

Yayınlama: 30.03.2023
A+
A-

Karabük’ün eski belediye başkanlarından Sayın Enver Tümen “Ben de İz Bırakanlar” adlı anı kitabının 2.cildinde konumuzla ilgili çok önemli bir saptama yapar.

Karabük C.H.P tarafından kurulan bir kent olmasına rağmen bu parti gereken desteği halktan alamamıştır.”

Gerçekten…

Bu aklın alabileceği bir iş değildir.

Çok doğru bir saptamadır.

Bazı istisnalar hariç…

Karabük’te…

Birçok seçim sonucu…

CHP’nin aldığı oylar Sayın Enver Tümen’in görüşlerini doğrulamıştır.

Evet, Karabük’te gerçekten CHP’nin bir kitle sorunu var.

Acaba?

CHP’nin bir bakıma “sol” düşünce ile birlikte anılmasının bunda bir etkisi olabilir mi?

Bu yazının önceliği bu hususu anlamaya yöneliktir.

Amacımızı bu şekilde belirlemiş olalım.

Yazımıza şöyle bir önerme ile başlamayı faydalı buluyorum.

Karabük’te sol hiçbir zaman olmadı.

Neden?

Türkiye’nin ağır endüstri fabrikasının kurulduğu Karabük’te soğuk savaş döneminde, devletin sürekli gözetiminde bulunan bu kentte, işçilerin proleterleşmesine hiçbir zaman izin verilmedi.

Nedir proleterleşme dersiniz onun üzerinde duralım:

Emeğinden başka dayanacak hiçbir gücü olmayan işçi sınıfı.

Mülksüz durumda, özel mülkiyete sahip olmayan emekçiler topluluğu…

Sol düşüncenin en önemli sınıf profili işçi sınıfıdır.

Emekçilerdir.

Şimdi…

Karabük’te işçi sınıfını bu açıdan inceleyelim.

İncelemeye çalışalım…

Ne demiştik.?

Karabük’te işçi sınıfı hiçbir zaman belirtilen proleterleşme kıvamında olmadı.

İlgililer ve yetkililer soğuk savaş döneminde Türkiye’ye komünizm gelmesin diye özel olarak Karabük’e ilgi gösterdiler.

Bu kente özel önem verdiler.

İşçilere özel olarak verilen seminerlerle komünizmin ne kadar kötü bir idare şekli olduğunu özellikle işçilere anlattılar.

Neden böyle oldu derseniz isterseniz bu konunun üzerinde durmaya çalışalım.

Sovyet Rusya’nın Stalin döneminde başlattığı, Çarlık dönemini anımsatan/ona bir anlamda rahmet okutan yayılmacılık politikasının yarattığı tedirginlik üst seviyelere ulaştı.

Türkiye’de komünizmin taraftar bulması bizim Sovyet işgaline uğramamız demekti.

Macaristan, ,Çekoslovakya , Polonya ve Doğu Almanya’da görüldüğü gibi demir perde ülkeleri gibi  kimliksizleşme tehlikesi ile karşı karşıya kalmaktı.

Böyle bir ortamda Karabük işçi sınıfının proleterleşmesine izin verilemezdi.

Verilmedi de…

Demir Çelik Fabrikalarında çalışan işçilerin, maaşlarının dışında %25 ikramiye/prim adıyla para alırdı.

Prim bir işçiye neden verilir?

Beklenen üretimden fazla bir artış/ değer elde edildiği zaman.

Böyle bir durum olmadığı halde Karabük işçi sınıfı neden prim/ikramiye almaya hak kazandırılmıştır.?

Hiç düşündünüz mü?

Eğer işçi sınıfı ,mağdur duruma düşerse  mülksüzleşirse,, sol ideolojilerle temasa girip emek mücadelesine girebilir…

Sol düşüncenin Karabük’te kurumsallaşmasına/taraftar bulmasına yol açabilirdi.

Disk gibi  sendikaların Karabük’te tutunmasına bunun için izin verilmedi.

1966-1968 yıllarında 15 günde bir yayımlanan, sol görüşlü, Türkiye Maden-İş Sendikasının yayın organı olarak çıkan, SENDİKA gazetesinin nüshalarına baktığınızda bu durumun değerlendirmesini net olarak yapabiliyorsunuz.

Karabük’te solu tartıştığınızda en ilginç örnekleme kuşkusuz 137 gün süren grevdir.

3 Mayıs-17 Eylül 1989 tarihleri arasında gerçekleşen bu grev sırasında hiçbir üzücü olay kentte yaşanmamıştır.

Başka ülkelerde hiçbir işçi grevi bu keyfiyetle sona ermemiştir.

Mutlaka tarihe iz bırakacak mühim olaylar olmuştur.

Karabük işçisinin makul tavrı acaba nereden kaynaklanmaktadır?

Karabük, soğuk savaş döneminden kalma kavramlarla söyleyecek olursak sağ görüşlü/muhafazakar mütedeyyin, milliyetçi kesimin etkin olduğu bir kenttir.

Tarihe bakacak olursak; Demokrat, Adalet, Anavatan, Doğru Yol ve AK Parti arada sırada MHP Karabük’te başarılı olmuş partilerdir.

Sonuç olarak söylemek gerekirse Karabük’te sağ partilerin alternatifi yine sağ partiler olmuştur.

Bu analizden sonra önümüzdeki 14 Mayıs seçimleri ile ilgili ne söylenebilir?

CHP’nin, merkez sağın en önemli adayı İyi Parti ile birlikte kazanacağız söylemi ile seçimlere girecek olması Karabük’ün kanıksanmış, bizim tarafımızdan yukarıda anlatılan sağ partilerle ilgili hususu değiştirecek özelliktedir.

Genellikle sol tarafta nitelendirilen CHP ile merkez sağın adayı İyi Parti’nin birlikteliği, oy verme sürecinde Karabük seçmeninin kafasını özellikle meşgul edecektir.

Bana sorarsanız bu meşguliyet , beklenenin aksine Karabük’ün siyasi görüşünün yeniden tanımlanmasına yol açacak farklı sonuçların elde edilmesine neden olacaktır.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.