KENT GERÇEKLERİ: VİZYON DİYE BİR ŞEY

Karabük’te vaatlere değil, iş yapmaya ihtiyaç var.

Sosyal medyada bazı görüntüler sanal alemde dolaşıyor ama…

 Hayatı kolaylaştıran somut bir gelişme yok.

***

Ne ile uğraşırız.?

Vaktin kıymetini neden bilmeyiz?

 Zamanının değerini neden önemsemeyiz?

***

Ortada bir vurdumduymazlık var.

Ne olursa olsun der gibi.

Ben işime bakarım…

Günü kurtarırım, işime bakarım.

Mantık bu….

Şimdi buradan size soruyorum:

Karabük…

Böyle ihmale / mağduriyete uğratılacak bir kent mi?

Şimdiye kadar…

Hep bir şeyler verdi kendinden…

Yeteri kadar ilgi görmedi.

Hep sineye çekti.

Elbet bir gün birileri  ilgilenilir diye …

Düşündüğü dahi oldu!.

***

Oysa…

Biz ne yaptık?

Hep kendimizi düşündük.…

Beton ekonomisi ile kenti iyice çarpıklaştırdık.

Ruhsuz binalar, estetik duyguları köreltti.

Adeta bizlere yeşile olan tahammülsüzlüğü öğretti.

***

Kent vizyonu diye bir şey var.

Vizyonu belirlemeden iş yapmak çok güç.

Etrafımızda…

Önce vizyon sahibi olmalıyız.

Sonra bunun üzerinden “Karabük Modeli”ni tanımlayıp…

Muhtevayı belirlemeliyiz.

***

Zaman akıp gidiyor.

Kaybettiğimiz her dakika …

Yapacaklarımıza ve geleceğimize ipotek koyuyor.

Karabük’te yaşayan herkesin bugünlerde sağduyu ve ortak akla ihtiyacı var.

Kentin geleceğini düşünmek herkes için bir görev olmalı…

Sadece düşünmek mi?

Düşündüklerimiz iyi niyetle hayata geçirmek te çok önemli tabii ki..!

***

Bu noktada…

Karabük’te siyaseti birbirimizi küçük düşürücü, etkisizleştirici şekilde değil

Teşvik edici, yarar getirecek biçimde kullanmak zorundayız.

Gerçek olan şu ki…

Siyasetin, kent çıkarları doğrultusunda, etkin bir biçimde kullanılmasıyla …

 Beklentilerimiz karşılanabilir.

Siyasetle uğraşanların …

Bu gücün farkında olarak Karabük’e yararlı olmaları gerek…

Bunu yaparken de siyaset, halk ve basın birlikteliğini çok önemsemekteyiz.

***

Evet ne diyorduk.

Gündemdeki son gelişmeleri takip ederken…

Kentin çıkarları hey şeyden çok önemli…

Asla bunu unutmayalım.!