Kentin halini görenler soruyor…
Neden bu kadar çok zıtlık var diye.
Gerçekten bu durum araştırılmaya değer …
Söylemek gerekirse…
Kentin birikimi, tarihsel gelişim süreci içinde yöre için kullanılamamış.
Kentin burjuva /elit zümresi çoktan buraları terk etmiş..
Kimler terk etmiş diyorsanız..
Şükrü Gökkaya’nın…
Cumhuriyet Kentinden Portreler Karabük kitabına bakınız.
Sadece sermaye sahibi olanlar değil…
Adı geçen kitapta kenti terk eden Karabük entelektüellerinin isimlerine de yer verilmiş.
Gittikleri yerin ekabir /elit tabakasını oluşturmuşlar.
***
Açıkça belirtmek gerekirse…
Kent kendi kıymetini bir türlü bizlere kabul ettiremedi.
Anlaşılmayan ne?
Karabük’ün Türkiye’nin ilk ağır sanayi kenti olduğunu unutmak.!
Tarihten gelen birikimini geleceğini kurma noktasında işlevtirememek.
Bu ihmalkarlık/değerbilmezlik kimin ayıbıdır?
Kimin olacak tabiî ki….
“Karabüklülük bilincine” ulaşamamış olan hepimizin…!
***
Karabük’ün içinde bulunduğu durum bu görüşümüzü kanıtlamaktadır.
Kavgası bol küçük bir kasaba oldu Karabük…
Hürriyet caddesinde bağırtı, gürültü…
Adam kovalamacılar…
Sosyal medyaya konu olan…
Ünlü kadın dövüşleri…
***
Eskiler bilir…
Bu caddede insanlar hiçbir zaman birbirlerine zarar vermeden ,nazikçe dolaşırlardı.
Şimdi…
Nerede o günler…!
***
Az kalsın unutuyordum…
Dün sosyal medyada gündeme getirildi…
“Kardemir Büyüyor, Karabük Büyüyor” mottosu…
Gerçekten biz de derin/şüpheli düşüncelere neden oldu.!
Kardemir büyüyor…
Elbette…
Buna diyecek bir sözümüz yok.
Ama bunun Karabük ile ilgili kısmı tartışma götürür.
Kentin sosyal ve kültürel gelişmesine bir katkısı yok.
İki yıldan beri zarar ilan ederek kapalı devre faaliyetlerine devam ediyor.
Kamuoyu ile iletişiminde bir sorunu var …!
Şimdi size soruyorum.
Şimdi asıl meseleye gelelim.
Karabük’ün eskiden nabzının attığı yer neresiydi?
Bilinler bilir…
İstasyon mevkii…
Bana göre Karabük tarihinin başladığı yer
Tren garının 29 Kasım 1932 de açılması…
Güven , İhsan Kes, Emas ve Yaşar Kaptan Çebi ,daha ilerde Cumhuriyet İlkokulu ve Beşbaşlar haddehanelerinin, Verem Savaş Dispanserin bulunduğu ….
Demir komisyoncularının canlandırdıkları ve ticaretleri ile bir numara yaptıkları…
“Karabük’ün Tahtakalesi” olarak nitelendirebileceğimiz
O meşhur cadde..
Şimdilerde…
Kaderine terk edilmiş gibi
Neredeyse ağlamaklı…
Boş daireler kiracı bekliyor.
Cadde…
İnsanlara hasret kalmış.
Evet…
Ne diyorduk?
Eskilerin deyişi ile Teneke Mahallesi mi?
***
Büyüme bu ise…!