DEVLETÇİ KAPİTALİZM VE KARABÜK

Yayınlama: 10.07.2025
A+
A-

Şimdi bu kadar sorun varken bu da nerden çıktı demeyin lütfen.

Konu gerçekten çok önemli !

“Karabük’te Kulüpçülük Meselesi” başlığını taşıyan yazıda sosyal sınıfların DÇ Fabrikası merkezli ortaya çıkış sürecini anlatmıştım…

Bu arada merkez-çevre ilişkilerini gündeme getirerek daha sonra Karabük’e gelenlerin oturdukları kümelere nasıl yerleştiklerine vurgu yapmıştım.

Aslında Karabük’te bir zamanlar çokça tartışmaya konu olan bölgecilik anlayışının mayalandığı yer bu kümesel yerleşme şeklidir.

Bu yazıda yukarıdaki başlıkla Karabük’ü yeniden sosyolojik ve tarihsel açıdan değerlendirmeye aldık.

Şöyle ki;

Osmanlıdan bize sosyal sınıf olarak ne kaldı…

Önce ona bir bakalım.

Haneden üyeleri ülkeden ayrıldıktan sonra…

Ülkenin zengini olan ve sermaye birikimine sahip azınlıklar, 1923 yılında Lozan Antlaşması ile kabul edilen Mübadele hükümlerine göre Türkiye’yi terk ettiler.

Kapitülasyonlar ve Duyun-u Umumiye tarafından sermayesi hortumlanan yoksul bir ülkede bizler, bir yandan ulus-devlet olmaya gayret ederken aynı zamanda parasız pulsuz milli ekonomi oluşturma çabasına girdik.

Nüfusun %90’ı köylü olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde, Atatürk’ün önderliğinde toprak ağalığı ve aşiret düzenine dayalı feodalizm tasfiye etmeye çalışılırken diğer taraftan 1923 İzmir İktisat Kongresinde belirlenen ilkeler doğrultusunda ekonomide mesafe alınmaya çalışıldı.

Burjuva sınıfı ve sermaye birikimi olmayan bu ülkede Türk insanı acaba nasıl refaha kavuşacak ve milli ekonomiye kaynak bulacaktı.

1927’de kabul edilen ve özel teşebbüsü desteklemeye yönelik  Teşvik-i Sanayi Kanunu  sermaye yetersizliği nedeniyle başarısızlığa uğradıktan sonra…

1929 ABD’de patlak veren ve tüm dünyayı etkisi altına alan Kara Perşembe olarak literatüre geçen Dünya Ekonomik Krizinin olumsuzluğuna karşın….

Nihayet Türk halkının imdadına  1933 ten itibaren 5 yıllık Sanayi Planı ile birlikte uygulanacak olan Devletçi Kapitalizm yetişti….

3 Nisan 1937 de temeli atılan Demir Çelik Fabrikası söylemek gerekirse bu devletçi kapitalizmin ürünüdür…

Bazılarının dediği gibi bu uygulamanın sosyalist ekonomi ile bir ilgisi yoktur.

Karabük’ün sosyal yapısının ve yaşamının oluşumundan hareket ederek söylersek ,  Devletçi kapitalist uygulamanın sınıflaşmaya ortam hazırladığına tanık olursunuz.       

İstanbul İktisat Fakültesinden sosyolog Prof. Dr. Ziyaeddin Fahri Fındıkoğlu’nun 1962 yılında Karabük Araştırma Merkezi’ni kurması ve öğrencilerini Karabük’ü araştırmak için görevlendirme nedeni budur.

O’nun Karabük’ü konu alan “ Kuruluşunun XXV. Yılında Karabük” adlı kitabında Devletçi Kapitalizmin neden olduğu sınıfsal yapılaşmayı anlatan konumuzla ilgili çok güzel bir sözel tarih anlatımı vardır.

Sözel tarih söyleşisine konu olan kişi ise rahmetli İbrahim Sözen’dir.

Karabük’te genel olarak  “Camcı” lakabıyla bilinen iş insanıdır.

Kendisi 1939 yılında Kastamonu Cide’den Karabük’e gelir.                  

Fabrikaya işçi olarak girer.

Hırdavat dükkanı açar ancak bu arada fabrikadaki işine de devam eder.

1944 yılında fabrikadan ayrılır.

1952 yılına kadar demir ticareti ve komisyoncusu olarak faaliyetlerine devam eder.

1952 yılında bir haddehane kurar.

1953 yılında bir torna atölyesi kurarak hem piyasaya iş yapar ham de kendi haddehanesinin işlerini yapar.

Yetmez…

1956 yılında ikinci torna atölyesini kurarak işlerini genişletir.

Otoların silindir gömleğini yapmaya başlar.

1959’da bir metrelik santrifüj boru makinesini kendi tesislerinde imal eder.

1960’lara gelindiğinde 2 haddehane daha kurar.

Bu arada oksijen fabrikası kurmayı da ihmal etmez.

Karabük’ün en önemli siması  /güçlü burjuva sınıfı olur.

Devletçi kapitalizm kalkınma yolunda istediği başarıyı Karabük özelinde yakalar.

Anlatılanlara bakılacak olursa…

Karabük’ün iş insanı İbrahim Sözen’in…

Siyaseten desteklediği Fevzi Fırat, Demokrat Parti’den önce Karabük Belediye Başkanı olur.

Fevzi Fırat, 1960 sonrası yapılan seçimlerde Zonguldak milletvekili olarak Adalet Partisinden parlamentoya girer.

Diyeceğim o ki…

Karabük ….

Türkiye’de sınıfsal yapının anlaşılması açısından çok önemli bir merkezdir.

Köylü-İşçi ve Türk tipi Burjuva sınıfı nasıl oluştu?

Türk sosyolojisi bunun yanıtını Karabük’ten öğrendi.

Karabük Araştırma Merkezi 1962’de bunun için kuruldu.!

***

Anlaşıldı mı?…

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.